Sosyal Güvenlik Kurumu ile sözleşmeli tüm özel ve kamu üniversite hastanelerinde, Biyometrik kimlik doğrulama sistemlerinden olan “Avuç İçi Damar İzi Tarama Sistemi” yaygınlaşıyor. Daha önce SGK tarafından 1 Nisan itibariyle tüm ülkede yürürlüğe gireceği duyurulan uygulama 01.09.2013 tarihine ertelenmiş bulunmakta. Bu yazımızda SGK tarafından son teknolojilerin sağlık sistemine adaptasyonunu içeren biyometrik kimlik doğrulama sistemleri ile ilgili bilgi vereceğiz.
Neden biyometrik kimlik doğrulama sistemlerine ihtiyaç duyuldu?
SGK 2008 yılından itibaren sağlık karnesi ve vizite kağıdı uygulamasını kaldırdı, T.C. Kimlik Numarası ile sağlık hizmet verilmeye başlanıldı. Ancak bu süreçte bazı kişilerin başkalarının nüfus cüzdanları ile hak etmedikleri halde sağlık hizmeti aldıkları belirlendi. Hastanelere gitmeyen bazı kişiler adına da sanki sağlık hizmeti almışlar gibi SGK’ya fatura gönderildiği başka bir deyişle SGK’nın dolandırılmaya çalışıldığı görüldü. Hizmet sunumunda vatandaşların kimliğinin doğru olarak saptanamaması ve hastaneye gitmediği halde kişilerin kimlik numaraları üzerinden tedavi yapılmış gösterilmesi gibi sorunların önlenmesi amacıyla 6283 sayılı Kanunun 1. maddesiyle 5510 sayılı Kanunun 67’nci maddesinin 3. fıkrasında düzenleme yapılmıştır. Sonrasında ise Sağlık Uygulama Tebliği’nde SGK tarafından değişiklik yapıldı. Değişiklikle genel sağlık sigortalısının, sağlık kurum ve kuruluşlarına müracaatında biyometrik yöntemler getirildi ve geçen yıl temmuz ayında Konya’da pilot uygulama başladı. Daha sonra, 15 Eylül-15 Ekim 2012 tarihleri arasında 20 ildeki (Ağrı, Amasya, Bartın, Bilecik, Bingöl, Bitlis, Burdur, Çankırı, Iğdır, Karabük, Karaman, Kastamonu, Kilis, Mardin, Muş, Nevşehir, Niğde, Sinop, Şırnak ve Yozgat) özel hastaneler ile üniversite hastanelerinde Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi’ne geçildi.
Biyometrik sistem nasıl çalışıyor?
Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi, avuç içi damar izi ile TC kimlik numarasını eşleştirerek çalışıyor. Böylece hastane tarafından genel sağlık sigortalısı ve bunların bakmakla yükümlü oldukları kişilere verilmeyen sağlık hizmetinin SGK’ya fatura edilmesi engelleniyor. Sigortalının hastaneye gittiği tereddüde mahal bırakmayacak şekilde belgeleniyor. Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi’nden toplanan veriler, SGK bilgi işlem merkezinde yüksek güvenlikli cihazlar kullanılarak şifrelenerek saklanıyor. SGK çalışanları dahi hangi damar izinin hangi kişiye ait olduğu bilgisine ulaşamıyor. Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi’nin pilot uygulamasının başladığı tarihten 2012 yıl sonuna kadar 303 bin 227 kişinin kaydı yapıldı. Bu kişilerin, yaklaşık 400 bin kere hastanelerde tedavi oldukları sisteme kaydedildi.
1 Eylül’den itibaren tüm Türkiye’de
Daha önce SGK tarafından tüm Türkiye’de Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi’ne 1 Ocak tarihinde geçileceği duyurulmuştu ancak hastanelerin bir kısmının hazır olmaması nedeniyle sistemin uygulanması 1 Nisan’a ertelenmişti. SGK sistemin kapsamlı dönüşüm gerektirmesi ile uygulamayı bir kez daha erteleyerek 01.09.2013 tarihinden itibaren kapsama alacağını duyurmuş bulunuyor. Buna göre tüm Türkiye’de, 1 Eylül 2013 tarihine kadar Medula sistemini kullanan tüm özel ve üniversite hastaneleri, konuyla ilgili gerekli tedbirleri alarak avuç içi Biyometrik Kimlik Doğrulama Sistemi’ne geçmiş olmak durumunda, yoksa sağlık hizmet bedelleri karşılanmayacak.
SGK işlemlerine “parmak damar izi” sistemi de geliyor
SGK’nın biyometrik yöntemlerle kimlik doğrulama sistemlerinden “Avuç İçi Damar İzi Yöntemine İlişkin Kılavuz” 14/09/2012 ve söz konusu Kılavuza ait değişiklik de 22/11/2012 tarihinde yayınlanmıştı.
Biyometrik kimlik doğrulama sistemlerinden bir diğeri olan, “Parmak Damar İzi” sistemi ile ilgili olarak SGK tarafından yapılan çalışmalar ve bu hususta başvuran firmaların POC (kavram kanıtlama çalışmaları) tamamlanmış ve sağlık hizmet sunucularında yaptıkları pilot çalışmaları sonuçlanma aşamasına gelmiştir. Konu ile alakalı olarak söz konusu firmalardan SGK tarafından taahhütname alınmasını müteakip, avuç içi damar izi sistemiyle birlikte diğer bir biyometrik sistem olan “Parmak Damar İzi” yöntemiyle de sağlık hizmet sunucuları tarafından kimlik doğrulaması yapılabilecektir. Konu ile ilgili kılavuz henüz yayınlanmamış olup, SGK tarafından yapılan teknik çalışmaların sonucuna göre yeni kılavuz düzenlenecektir.
E-SEVK SİSTEMİ TÜM TÜRKİYE4DE UYGULANMAYA BAŞLANDI
Sosyal Güvenlik Kurumu tarafından hastaların yerleşim yeri dışına sevk işlemlerinin tüm sağlık hizmet sunucularınca elektronik ortamda yapılmasına başlanıldığı 18.01.2013 tarihinde duyuruldu. Hastaların yerleşim yeri dışına, EK-4/A Hasta Sevk Formu kullanılarak yapılan sevklerinin, elektronik ortamda yapılabilmesine yönelik SGK tarafından yürütülen e-sevk uygulamasına ilişkin yazılımların tamamlanarak tüm sağlık hizmeti sunucuları için 17/01/2013 tarihinden itibaren kullanımına açılmış bulunmaktadır. Mart ayından itibaren e-sevk uygulamalarının ülke çapınna yaygınlaştırıldığı görülmektedir. Buna göre 01.03.2013 tarihinden itibaren tüm sağlık hizmeti sunucuları tarafından sevklerin elektronik ortamda yapılması uygulanmasına başlanılmış bulunmaktadır.
Elektronik sevk nasıl işliyor?
Elektronik sevk, yerleşim yerinde tedavileri yapılamayan hastaların tedavi amacıyla başka şehirlerdeki sağlık hizmeti sunucularına SUT eki Hasta Sevk Formu EK-4/A ile yapılmakta olan manuel sevk işleminin elektronik ortama aktarılmasına yönelik bir uygulamadır. Belediye / büyükşehir belediye mücavir alanı (yerleşim yeri) sınırları içerisindeki hastaların bulundukları yerdeki sağlık hizmeti sunucularına müracaatlarında e-sevk belgesi istenilmeyecek olup hastalar önceden olduğu gibi sevk almadan da tedavi olabilmektedir. Hastalara yol ve gündelik ödenebilmesi için, e-sevk işleminde sevk eden sağlık hizmeti sunucusunca sevk bildirim işleminin, sevki kabul eden sağlık hizmeti sunucusunca da sevk kayıt işleminin başhekim tarafından onaylanmış olması gerekmektedir. Müracaat edilen sağlık hizmeti sunucusu hastayı tedavisinin yapılamaması nedeniyle yerleşim yeri dışına sevk ettiğinde ve sevkle hastayı kabul eden sağlık hizmeti sunucusu tarafından da tedavi bitiminde elektronik sevk çıktısının bir nüshası ikinci bir SGK duyurusuna kadar hastaya verilecektir. E-sevk uygulamasında, e-sevklerin SGK tarafından belirlenen yöntem ve standartlarla (elektronik imza, şifre) imzalanması şarttır.
SOSYAL GÜVENLİK
VE SAĞLIK SEKTÖRÜNDE GÜNDEM
Tıbbi malzeme branş listelerine yeni kurallar getirildi:
10.01.2013 tarihli ve 28524 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan “Sosyal Güvenlik Kurumu Sağlık Uygulama Tebliğinde Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliğ” ile tıbbi malzeme branş listelerine konsey, sağlık kurulu raporu veya endikasyon tanımlaması gibi ilave kurallar getirilmiştir. Söz konusu düzenlemelerle ilgili Sağlık Hizmeti Sunucularından gelen talepler üzerine tekrar ele alınması sonucunda bu kurallar SGK tarafından yeniden belirlenmiştir. Bu düzenlemelerin yayımlanacak olan Sağlık Uygulama Tebliği ile duyurulması belirli bir süreç alacağından, Sağlık Hizmeti Sunucularımızın fatura sonlandırma dönemlerine yetişmemesi nedeniyle belirsizliklerin ortadan kaldırılması ve mağduriyetlerin oluşmamasını teminen; anılan ilave kuralların uygulamaya alınması yayımlanacak olan Tebliğde de açıklandığı gibi 01.04.2013 tarihine ertelenmiştir.
Göğüs hastalıkları ve göğüs cerrahisi branşlarında kullanılan tıbbi malzeme pozitif listesi yayımlandı:
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü Tıbbi Malzeme Daire Başkanlığınca oluşturulan, Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Branşlarında kullanılan tıbbi malzeme taslak pozitif listesi, sektör temsilcilerinden, firmalardan ve hizmet sunucularından gelen talepler dikkate alınarak, bilimsel komisyon tarafından nihai şekli verilmiş ve 15.03.2013 tarihinde yayınlanmıştır. Göğüs Hastalıkları ve Göğüs Cerrahisi Branşlarında kullanılan ancak tıbbi malzeme pozitif listesinde yer almayan ürünler için firmalarca yeni sınıf açılması talebi 01.08.2012 tarihinde yayımlanan Tıbbi Malzeme Ödeme Komisyonunun Çalışma Usul ve Esasları Hakkında Yönerge ekinde yer alan Tıbbi Malzeme Başvuru Kılavuzu kapsamında yapılacaktır.
Hayvan kaynaklı greft (xenogreft) ve sentetik greft taslak listeleri yayımlandı:
Sosyal Güvenlik Kurumu Başkanlığı Genel Sağlık Sigortası Genel Müdürlüğü Tıbbi Malzeme Daire Başkanlığınca Hayvan Kaynaklı Greft (xenogreft) taslak listesi ile Sentetik Greft Listesi, sektör temsilcilerinden, firmalardan ve hizmet sunucularından talepler dikkate alınarak bilimsel komisyon tarafından nihai şekliyle 06.02.2013 tarihinde yayımlanmıştır.
Bedeli ödenecek ilaçlar listesi değişti:
5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu gereği oluşturulan “Ödeme Komisyonunun Çalışma Usul ve Esasları Hakkındaki Yönerge”nin yedinci maddesine göre SGK’ca belirlenen bedeli ödenecek ilaçlar listesi 27.02.2013, 07.03.2013 ve 13.03.2013 tarihde güncellenmiştir. Güncel listeye ulaşmak isteyen okurlarımızınwww.sgk.gov.tradresini takip etmeleri gerekmektedir.
Tanıya dayalı işlem üzerinden ödemeler ile ilgili Danıştay kararı:
SGK’ca SUT’un 4.2.2.B maddesinin birinci fıkrasında yer alan “Tanıya dayalı işlem üzerinden ödeme yönteminde, sağlık hizmeti bedelleri SUT eki EK-9 listesi esas alınarak faturalandırılır.” hükmündeki “SUT eki EK-9 listesi esas alınarak” ibaresinin Danıştay kararı ile yürütülmesinin durdurulmasına ilişkin 11/03/2013 tarihli 2013/13 sayılı Genelge yayımlanmıştır.
Bu Genelgenin uygulanması ile ilgili olarak; Sağlık Uygulama Tebliğinin metin kısmında faturalandırmanın EK-9 Listesinde yer alan puanlar üzerinden yapılacağı belirtilen işlemler hariç olmak üzere, işlem bedellerinin hizmet başına ödeme yöntemi ile karşılanacağı, bildirilmiştir. Buna göre ekli listede (SUT eki EK-9 Listesi Üzerinden Faturalandırılacak İşlemler Listesi) belirtilen işlemler SUT Eki EK-9 Listesinde yer alan puanlar üzerinden faturalandırılacak olup, bunların dışında kalan işlemler ise SUT’un “4.2.2.A- Hizmet başına ödeme yöntemi” başlıklı maddesi doğrultusunda faturalandırılacaktır.